Kendini iyi tanımayan doğru eşi bulamıyor

Kendini iyi tanımayan doğru eşi bulamıyor
Güncelleme:

Uzmanlara göre doğru evliliğin sırrı, kişinin evlilik kararından önce kendini çok iyi tanımasından geçiyor.

Günümüzde çiftlerin daha kolay boşanma kararı aldığını belirten uzmanlar, temeli güçlü evliliklerde sorunların daha kolay aşıldığını söylüyor. 

Üsküdar Üniversitesi NP Etiler Polikliniği’nden Psikiyatri Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Alper Evrensel, günümüzde boşanmaların çeşitli nedenlerle arttığını söyledi.

Modern yaşamın ilişkiler üzerindeki aşındırıcı etkisi olduğunu belirten Yrd. Doç. Dr. Evrensel, “Evliliklerde eski geleneksel değerler önemini hızla yitiriyor. İnsanlar daha bencil ve çıkarcı hale geliyor. İlişkiden beklentiler ve eşten talepler eskiye nazaran çok daha fazla. Bu talepler karşılanamayınca hayal kırıklığı yaşanıyor. Bağlılık ve ilişkiyi sürdürme azmi yeterli düzeyde olmayınca da kolaylıkla ayrılık kararı verilebiliyor.” dedi. 

Doğru eşi aramadan önce kişi kendini iyi tanımalı

Boşanmaya giden sürecin aslında daha evlenmeden önce başladığını belirten Yrd. Doç. Dr. Evrensel, doğru evlilikte ilk kuralın kişinin kendini iyi tanıması olduğunu söyledi. Evrensel, şunları söyledi:

“Boşanılan eş uygun eş değildir. Daha doğrusu uygun eşle yapılan evlilik bitmez. Demek ki evlilik başta hatalı kurgulanmış. Buna sebep olan ise temelde eşini iyi tanıyamamak değildir. Öncelikle kendini iyi tanıyamamış olmaktır. Yani insan evlenmeden önce kendisini çok iyi araştırmalı, tanımalı, çözmelidir. Yunus’un dediği gibi: “ilim ilim bilmektir, ilim kendin bilmektir”.

Kendini bilen, kendini tanıyan, ne istediğini ve nasıl bir evlilik arzuladığını iyi şekilde tanımlamış olan biri eğer acele etmeden seçim yapabilirse uygun bir eş belirlemiş olur. Uygun bir eşle evlilik kurduktan sonra da sorumlulukların yerine getirilmesi gerekir.

En önemli sorumluluk güven

En önemli sorumluluk ise güvendir. Bağlılık ve aidiyet ancak güven zemininde gelişebilir. Eşe güvenilebilmesi için de öncelikle kendine güvenilmesi gerekir. Kendine güven yetersizliği olan bir kişinin aldatılma ve terk edilme korkuları olur. Bu korkular ilişkinin içine bir zehir gibi sızar. İlişki yavaş yavaş zehirlendikçe eşler birbirinde uzaklaşmaya başlar. Ardından bir başkasına gönlün kayması için uygun zemin oluşmuş olur. Bir kalpte ancak bir sevgi barınabilir.”

Masum başlayan sohbet derinleşiyor!

Günümüzde sosyal medyanın eşler arasına girdiğini belirten Evrensel, “Sosyal medya eşlerin birbiriyle iletişimi için kullanabileceği zamandan çalıyor. Ayrıca eşine alternatif olan kişilerle kolaylıkla iletişime geçebilme olanağı sağlıyor. İnternet üzerinden eşinden gizli şekilde başkaları ile başta masum bir sohbet gibi başlayan tanışıklık zamanla derinleşebiliyor. Eğer bu süreçte evlilik ilişkisi tekdüze ilerliyorsa, eşinden yeterli ilgi ve sevgi görülemiyorsa, depresyondaysa bu yeni sohbet çok mutluluk verici bir etki meydana getirebiliyor.” diye konuştu.

Boşanma eşiğine gelmemek için çiftlere önerilerde bulunan Yrd. Doç. Dr. Evrensel, şunları söyledi:

“Çiftler evliliğe gözü gibi bakmalıdır. Yeni bir eşyanın eskimemesi için gösterilen özenin benzeri evliliğe de gösterilmelidir. Zira evlilik canlıdır. Doğar, büyür ve ölür. Eğer ona iyi bakılmazsa sağlığını kaybeder ve erkenden ölümün eşiğine gelebilir. İki taraf ilk günkü özeni göstermelidir” dedi.